Türkiye Güneş Enerjisi Birliği – GÜNDER, Elektrik Piyasasında Lisanssız Elektrik Üretim Yönetmeliği Taslağına İlişkin Değerlendirme Ve Önerilerini kamuoyu ile paylaştı.
GÜNDER’de yapılan basın açıklaması:
Değerli Üyelerimiz, Sektör Paydaşları, Basın Mensupları,
Elektrik Piyasasında Lisanssız Elektrik Üretim Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik Taslağı kapsamında, Madde 26’da 5.1.h kapsamındaki üretim tesisleri için öngörülen “saatlik mahsuplaşma” uygulamasının mevcut projeleri de kapsayacak şekilde geriye dönük uygulanması sektör genelinde ciddi endişelere neden olmuştur.
Bu düzenleme; hukuki güvenlik, kazanılmış haklar, yatırım öngörülebilirliği ve finansal istikrar ilkeleriyle çelişmekte olup, yatırımcıların mevcut fizibilitelerini geçersiz kılma riski taşımaktadır. Bu nedenle söz konusu uygulamanın yalnızca düzenlemenin yürürlüğe girmesinden sonra yapılacak yeni başvurular için geçerli olması, mevcut projelerde ise aylık mahsuplaşma esasının korunması gerekmektedir.
Sektör politikalarında lisanssız elektrik üretimi uzun süredir “tamamlayıcı bir unsur” olarak ele alınmakta, zaman zaman ise sistem yüklerinin temel nedeni olarak gösterilmektedir. Oysa şebeke sorunlarının çözümü; yatırımcılara ilave yükler getirmek yerine enerji depolama çözümlerinin hızla hayata geçirilmesi, mevcut altyapının güçlendirilmesi ve piyasanın uzun vadeli planlamasıyla sağlanabilir.
Son dönemde yayımlanan strateji belgelerinde çatı GES ve öz tüketim hedefleri bulunmasına rağmen, sektör paydaşlarının büyük bölümü mevcut yaklaşımın bu hedeflerle uyumlu olmadığı görüşündedir. Özellikle “katılım bedeli yüksek – fiyat düşük” odaklı ihale yapısının, öz tüketim ve çatı GES yatırımlarının gelişimini teşvik etmek yerine zorlaştırdığı değerlendirilmektedir.
2019’daki düzenleme ile 10 yıllık alım garantisi sağlanması dikkate alındığında, süresi dolan tesisler için aylık mahsuplaşma modelinin korunması veya söz konusu tesislerin yeni düzenlemeye geçişine yönelik geçiş mekanizmalarının tanımlanması uygun olacaktır.
Sanayi işletmeleri açısından enerji maliyetleri rekabet gücünü doğrudan etkileyen bir unsur olup, birçok ülkede enerji sübvansiyonları sürerken Türkiye’de 5.1.h kapsamındaki aylık mahsuplaşma modeli işletmeler için doğal bir dengeleme görevi görmekteydi. Sanayi tüketiminin önemli bir bölümü gece gerçekleştiğinden, saatlik mahsuplaşma uygulaması mevcut finansal tabloları bozmakta; kredi geri ödemelerini, fizibiliteleri ve karbon düzenlemeleri karşısındaki rekabetçiliği olumsuz etkilemektedir.
Depolama yatırımları sektör adına olumlu bir gelişme olarak görülmekle birlikte, bugün itibarıyla lisans almadan depolama entegrasyonu mümkün durumdadır. Ancak hem depolama maliyetlerinin yüksekliği hem de %30 oranındaki gümrük vergisi, yatırımcıların üzerindeki yükü artırmakta ve yatırımların Türkiye dışına yönelmesine yol açabilecek bir risk oluşturmaktadır.
Bu çerçevede sektör paydaşları olarak, ilgili maddenin aşağıdaki şekilde revize edilmesini öneriyoruz:
“5.1.h kapsamındaki üretim tesisleri için saatlik mahsuplaşma uygulaması yalnızca düzenlemenin yürürlüğe giriş tarihinden sonra yapılacak yeni başvurular için geçerlidir. Mevcut tesisler, başvuru tarihinde geçerli olan aylık mahsuplaşma hükümlerine tabi olmaya devam eder. Saatlik mahsuplaşmaya geçişin şebeke açısından gerekli görüldüğü durumlarda depolama entegrasyonu teşvik edilir, yatırımcının teknik ve finansal çözüm seçenekleri korunur ve sektörün rekabet gücü gözetilir.”
Sektör paydaşlarımızın ve kamuoyunun bilgisine saygıyla sunarız.

